Uzmanı uyarıyor: Skolyoz tedavi edilmezse kalıcı sağlık problemlerine yol açabilir

Skolyoz Tedavisi İle İlgili Önemli Uyarılar!

Skolyoz, omurganın sağa ya da sola doğru 10 derecenin üzerinde eğrilik göstermesiyle ortaya çıkan bir duruş bozukluğudur. Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Gökhan Özkoçak, skolyozun sadece estetik bir sorun olmadığını vurgulayarak, tedavi edilmediği takdirde kalıcı sağlık problemlerine yol açabileceğini belirtti.

Ergenlik çağındaki çocuklarda sıkça görülen skolyozun, erken dönemde tespit edilmesi durumunda cerrahi müdahaleye gerek olmadan düzeltilmesinin mümkün olduğunu söyleyen Dr. Özkoçak, “Skolyoz tanısı ne kadar erken konulursa tedavi sürecinin o kadar kolay olacağını” ifade etti.

Skolyozun genellikle 10 ila 15 yaş arasındaki çocuklarda görüldüğünü belirten Dr. Özkoçak, kız çocuklarında erkeklere kıyasla 8-10 kat daha fazla rastlandığını açıkladı. Duruş bozukluklarına dikkat çekmek amacıyla kutlanan “Skolyoz Farkındalık Ayı” kapsamında sağlık sorununa dikkat çekmek istediklerini söyledi.

Skolyozun erken teşhisinin tedavi sürecini önemli ölçüde kolaylaştırdığını vurgulayan Dr. Özkoçak, omuz seviyelerinde dengesizlik, kürek kemiklerinden birinin belirgin olması, bel ve kalça bölgesinde asimetri gibi belirtilerin dikkatlice gözlemlenmesi gerektiğini belirtti. Bu belirtilerin görüldüğü çocukların mutlaka bir fizik tedavi uzmanı tarafından değerlendirilmesi gerektiğini ekledi.

Skolyozun derecesine göre farklı tedavi seçenekleri uygulanabileceğini belirten Dr. Özkoçak, 10-20 derece arasındaki eğriliklerde özel omurga egzersizlerinin iyi sonuçlar verdiğini, 20-40 derece arası eğriliklerde egzersizlere ek olarak korsenin kullanıldığını, 40 derecenin üstündeki eğriliklerde ise cerrahi müdahalenin değerlendirilmesi gerektiğini açıkladı.

Omurga sağlığının hayat boyu korunması gerektiğini vurgulayan Dr. Özkoçak, cildimize gösterdiğimiz özeni omurgamıza da göstermemiz gerektiğini belirtti. Duruş bozukluklarına erken yaşta müdahale edilerek ilerlemesinin durdurulabileceğini ve omurganın vücudun pırlantası olduğunu hatırlattı.

 
 

Related Posts

PSA testi: Her yüksek değer kanser demek değil

PSA testi yıllardır prostat kanserini erken yakalamanın yolu olarak görülüyor ama her yüksek değer kötü haber anlamına gelmiyor. Bazen düşük PSA’ya rağmen kanser çıkabilir. Bazen de yüksek PSA, sadece iyi huylu bir büyümenin ya da enfeksiyonun işaretidir.

Marketlerde satılan 2 kıyma markasında bakteri tespit edildi: Acil geri toplatılıyor

Fransa’da marketlerde satılan ünlü iki kıyma markasının içinde Salmonella tespit edildi. Bunun üzerine geri yetkililer ürünlerin acil iadesin istedi.

50 binde bir görülüyor: Gürcü hastanın skolyoz eğriliğini Türk hekimler iyileştirdi

Skolyoz eğriliği nedeniyle tedavisi için Gürcistan’dan Türkiye’ye gelen Juna Bakhtadze Türk hekimleri sayesine hayata tutundu. Ameliyatı gerçekleştiren Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Doç. Dr. Samet Erinç, “Hastamızın skolyoz açısının yaklaşık 110 derece olduğu tespit ettik. Bu, toplumda çok nadir görülen, 50 ila 60 binde bir diyebileceğimiz cerrahi sınıra ulaşmış bir eğriliktir. İki seans şeklinde 10-11 saatlik bir operasyonun sonucunda hastamızı ameliyat ettik. Şu anda hastamız gayet sağlıklı bir şekilde hayatını sürdürebilir. Yürümesi düzeldi, hayata yeniden dönmüş gibi oldu. Bu gibi durumlarda erken teşhis çok önemli” dedi.

‘Karpuzu peynirle tüketerek kan şekerini dengelemek mümkün’

Yaz aylarının vazgeçilmezi karpuzun sağlıklı tüketilmesi için önerilerde bulunan Diyetisyen Gökçenur Kahraman, “Yazın ferahlatıcı meyvelerinden karpuzun büyük bir kısmı sudan oluşur ancak glisemik indeksi yüksektir. Ana öğünlerden 1-2 saat sonra yanında bir avuç badem veya birkaç cevizle birlikte tüketilebilir. Karpuzun yanına beyaz peynir eklenerek kan şekeri dengesi daha iyi korunabilir. Tokluk süresi uzayabilir. Karpuzu nane, limon, yoğurt gibi malzemelerle karıştırarak sağlıklı smoothieler yapabilirsiniz. Roka, beyaz peynir, zeytinyağı ile yaz salataları hazırlayabilirsiniz” dedi.

Kara Veba geri mi döndü? İlk kez insandan insana bulaştı: ‘Zatürreyle geçiyor’

Yüzyıllar boyunca tarihin en ölümcül hastalıklarından biri olarak anılan veba, 2023 yılında yeniden ortaya çıktı. İç Moğolistan’da kaydedilen son vakalarda, tarihte ilk kez insandan insana bulaşma ihtimali gündeme geldi. Bir ailenin üç ferdinde art arda görülen enfeksiyon, vebanın sessizce yön değiştirdiğini mi gösteriyor?

Diyetisyen Bahadır: Çilek, vişne ve kiraz gibi kırmızı meyveler kalp sağlığını destekliyor

Diyetisyen Bahadır: Çilek, vişne ve kiraz gibi kırmızı meyveler kalp sağlığını destekliyor